T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri
Grup Müdürlüğü)
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-125[30-2012/10]-2451 06/08/2012
Konu
: Türkiye'de yerleşik birinin ABD'deki şirketten elde ettiği ücretin yine
ABD'de bir banka hesabına yatırılması sonucu elde edilen gelir için yıllık
gelir vergisi beyannamesi verilip verilmeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep
formunda, ... . adlı şirkette genel müdür yardımcısı olarak görev yaptığınızı,
şirketin Asya ve Ortadoğu'daki inşaat faaliyetleriyle ilgili potansiyel işleri
bulup teklif çalışmaları hazırladığınızı, taşeronları ve inşaat malzemelerini
Türkiye'den temin ettiğinizi, söz konusu çalışmalarınızı Türkiye'deki ikamet
adresinizdeki internet ve telefon üzerinden gerçekleştirdiğinizi, ABD'deki
şirketin Türkiye'de herhangi bir ofisi ya da projesi bulunmadığını, ücretinizin
vergiler düşüldükten sonra Amerika'daki banka hesabınıza yatırıldığını
belirterek, Amerika'da elde ettiğiniz gelirden dolayı yıllık gelir vergisi
beyannamesi verip vermeyeceğiniz ile
Amerika'daki şirketin ücretinizi vergi kesmeden Türkiye'deki hesabınıza
göndermesi halinde ne şekilde vergilendirme yapılacağı hususunda bilgi talep
edildiği anlaşılmakta olup, konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda
açıklanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun
1inci maddesiyle gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabi tutulmuş olup,
gelirin bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve
iratların safi tutarı olduğu belirtilmiştir. Kanunun 3 üncü maddesinin birinci
fıkrasının (1) numaralı bendinde ise Türkiye'de yerleşmiş olan gerçek kişilerin
Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden
tam mükellefiyet esasında vergilendirileceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 4 üncü maddesinde;
"Aşağıda yazılı kimseler
Türkiye'de yerleşmiş sayılır:
1.İkametgahı Türkiye'de bulunanlar
(İkametgah, Kanunu Medeninin 19 uncu ve müteakip maddelerinde yazılı olan
yerlerdir.);
2. Bir takvim yılı içinde
Türkiye'de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (Geçici ayrılmalar
Türkiye'de oturma süresini kesmez.)" hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, ikametgahı
Türkiye'de bulunan veya bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak altı
aydan fazla oturan gerçek kişiler Türkiye'de yerleşmiş sayılacaklarından, elde
ettikleri gelirlerin tam mükellefiyet esasına göre gelir vergisine tabi
tutulması gerekmektedir.
Kanunun 61 inci maddesi ile
ücretin, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet
karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen
menfaatler olduğu, ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk
tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider
karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olmasının veya bir ortaklık
münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde
tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmeyeceği hüküm altına
alınmıştır.
Aynı Kanunun 86 ncı maddesinde;
"Aşağıda belirtilen gelirler
için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde
bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
1- Tam mükellefiyette;
...
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif
suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla
beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü
maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan
mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil)
..."
hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 94 üncü maddesinin
birinci fıkrasında tevkifat yapmak zorunda olan mükellefler sayılmış, birinci
bendinde de hizmet erbabına ödenen
ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan
faydalananlar hariç) Kanunun 103 ve 104 üncü maddelerine göre gelir vergisi
tevkifatı yapılması gerektiği hükmüne yer verilmiş olup, 95 inci maddenin
birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ise ücretlerini yabancı bir
memleketteki işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabının gelirlerini
yıllık beyanname ile bildirecekleri hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden
Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel
Olma Anlaşması'nın "Bağımlı Faaliyetler" başlıklı 15 inci maddesinde;
' 1. 16 ncı (Yönetim Kurulu
Üyelerine Yapılan Ödemeler), 18 inci (Emekli Maaşları veDüzenli Ödemeler), 19
uncu (Kamu Görevleri) ve 20 nci (Öğrenciler, Stajyerler ve
Öğretmenler)Maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin
bir hizmet dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri gelirler, bu
hizmet diğer Akit Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir. Eğer hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde
edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.
...."
hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre, Anlaşmanın 15 inci
maddesinin birinci fıkrası uyarınca Türkiye mukimi olan bir kişinin Türkiye'de
ifa ettiği hizmetler karşılığında ABD'den elde ettiği ücretleri vergilendirme
hakkı Türkiye'ye ait olup, ABD' nin vergilendirme hakkı bulunmamaktadır.
ABD'de mukim şirketçe tarafınıza
yapılan ödemelerin ücret kapsamında değerlendirilerek Türkiye'de gelir
vergisine tabi tutulması, ödemelerin doğrudan doğruya yurt dışından yapılması
nedeniyle bu ücretlerin Gelir Vergisi Kanununun 95 inci maddesine göre yıllık
beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde
bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***)
Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde,
bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi
cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.T.C.
GELİR
İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL
VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef
Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 18-2450 06/08/2012
Konu
: Aynı şahıs tarafından yazılıp oynanan tek kişilik (stand-up) gösteriden elde
edilen kazancın istisna kapsamında olup olmayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formu
ve ekinde, hikâye ve senaryo metni tarafınızca yazılan ve sahnede tek başına
icra edilen tiyatro (stand-up) gösterilerinden oyunculuk geliri elde ettiğiniz
belirtilerek, tiyatro (stand-up) gösterilerinden elde edilen senaryo telif
bedeli ve oyunculuk gelirlerinin Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesine göre
istisna olup olmadığı ile istisna edilmesi halinde aynı Kanunun 94 üncü
maddesine göre tevkifata tabi olup olmadığı hususlarında bilgi talep edildiği
anlaşılmakta olup, konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun
65 ve 66 ncı maddelerine göre, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan
kazançlar, serbest meslek kazancı ve serbest meslek faaliyetini mutad meslek
halinde ifa edenler de serbest meslek erbabıdır.
Aynı Kanunun 18 inci maddesinde,
"Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar
programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye,
roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı,
röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve
oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo,
televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota
halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut
haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat
Gelir Vergisinden müstesnadır.
Eserlerin neşir, temsil, icra ve
teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler
istisnaya dahildir.
Yukarıda yazılı kazançların arızî
olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.
Serbest meslek kazançları istisnasının,
bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü
yoktur."
hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanunun 94 üncü maddesinin
birinci fıkrasında, "Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler,
vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım
fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest
meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına
göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak
ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin
gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar." hükmüne yer
verilmiş olup, anılan fıkranın (2-a) bendinde, 18 inci madde kapsamına giren
serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden (2009/14592 sayılı BKK
gereğince) %17 oranında, diğer ödemelerden ise % 20 oranında gelir vergisi
tevkifatı yapılması öngörülmüştür.
Bu hüküm ve açıklamalara göre,
stand-up faaliyetine ilişkin senaryoların tarafınızca yazılması halinde, bu
senaryoların, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser
niteliği taşıdığının Kültür ve Turizm Bakanlığından alınacak yazı ile tevsik
edilmesi şartıyla, söz konusu çalışmaların icrasına ilişkin olarak elde
edeceğiniz hasılata münhasır olmak üzere Gelir Vergisi Kanununun 18 inci
maddesinde yer alan istisnadan faydalanılması mümkün bulunmaktadır. Ancak,
oyunculuğa (meddahlık dahil) ilişkin faaliyette bulunmanız halinde, bu faaliyet
Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde sayılanlar arasında yer almadığından
istisnadan yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, söz konusu stand-up
faaliyetine ilişkin senaryolara ait çalışmaların istisna kapsamında
değerlendirilmesi ve bu çalışmaların Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin
birinci fıkrasına istinaden tevkifat yapmak mecburiyetinde olanlarca satın alınması
halinde, tarafınıza yapılacak ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı ve
istisna kapsamında kalan bu kazançlarınız için yıllık beyanname verilmeyeceği,
diğer kazançlar için beyanname verilmesi durumunda ise bu kazançlarınızın
beyannameye dâhil edilmeyeceği tabiidir. Ancak, bir hizmet sözleşmesine bağlı
olmaksızın kendi nam ve hesabınıza yapacağınız oyunculuk faaliyetiniz Gelir
Vergisi Kanununun 65 inci maddesi uyarınca serbest meslek kazancı olmakla
birlikte, Kanunun 18 inci maddesinde yazılı eser grupları arasında yer almayan
bu işler nedeniyle elde ettiğiniz serbest meslek kazancının gerçek usulde
vergilendirilmesi gerekmektedir.
Öte yandan serbest meslek
erbabının, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 153 üncü maddesi uyarınca işe başlamayı
vergi dairesine bildirme, 172 ve 210 uncu maddeleri uyarınca serbest meslek
kazanç defteri tutma, 236 ncı maddesi uyarınca da mesleki faaliyetlerine
ilişkin her türlü tahsilâtları için serbest meslek makbuzu düzenleme
mecburiyeti bulunmaktadır.
Bu nedenle, serbest meslek
faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenlerin, Vergi Usul Kanununun yukarıda
belirtilen hükümlerinde yer alan yükümlülükleri yerine getirmesi gerekmektedir.
Ancak, konuya ilişkin olarak 224 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde,
münhasıran Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde belirtilen türden
faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı Kanunun 94 üncü maddesinde
belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabından
isteyenlerin, defter tasdik ettirme ve tutma ile belge düzenleme
zorunluluklarının kaldırıldığı açıklanmıştır.
Bu çerçevede, söz konusu
faaliyetinizi mutad meslek halinde ifa etmeniz ve istisna kapsamındaki
eserlerinizi Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılanlar
dışındakilere de satmanız halinde, Vergi Usul Kanununun 153, 172, 210 ve 236
ncı maddeleri uyarınca işe başlama bildiriminde bulunma, serbest meslek kazanç
defteri tutma ve serbest meslek makbuzu düzenleme mecburiyetiniz bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde
bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***)
Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde,
bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi
cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
0 yorum:
Yorum Gönder